ARAPGİR BELEDİYE BAŞKANI HALUK CÖMERTOĞLU'DAN MALATYA BÜROKRASİSİNE TEPKİ
Arapgir Belediye Başkanı Haluk Cömertoğlu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Sn. Murat Kurum'un sunumu için bugün MLT Kültür Merkezi'nde davet edildi. Depremin üzerinden 30 gün geçtikten sonra ilk kez bir programa katılan belediye başkanı katılarak sonuna kadar bütün , şehrin nasıl boşluğa itildiğine şahit olmanın üzüntüsüyle Başkan Cömertoğlu sosyal medya hesaplarında bu paylaşımı yaptı.
Saygı duyduğu Malatya Valisi ve Büyükşehir Belediye Başkanı'nın içine kapanmış bir duruş sergilediğini, siyasi zevatın sahnedeki görüntülerine katılan STK'lar, muhtarlar ve bürokratların huzurunda konuşulan hiçbir meselede güvenin sağlanamadığını ve her seferinde çelişkili açıklamalarla devam edildiğini,Hatta yakınında oturan bir muhtarın, şehircilik afad bakanlığının kendi vatandaşına bez çadırı dağıtamamışken konutları bu yıl nasıl yapacaklarını sorguladığını dile getirdi. Kendisi de dağıtılan çadırların ağır hasarlı bağımsız bölümlere (dairelere) dağıtıldığını ve bunun yüzde 10'u kadar olduğunu belirtti.
Konuşanlar arasında Şevket Keskin hariç, gerçek ticari kayıp problemlerine değinilmediğini ve memnuniyeti gösteren alkışların olduğunu ifade etti.
Oysaki ilk günden bu yana Arapgir koordinasyon heyetinin tüm tarafların katılımıyla yaptığı çalışmalarla Arapgir'e gelen herkesi tüm hizmetleri ücretsiz olarak sunarak; oteller, öğretmen evi, öğrenci yurtları, yemekhaneler ve tüm boş evleri sonuna kadar depremzedelere açmış, açıkta kalan kimseyi dışarıda bırakmamıştır. Dahası ikinci gün sabahı kadınlarımız ve gönüllüleriyle, esnaf dayanışmasıyla günlerce ekmek arası dürüm, içecek vb organizasyonlarla 30 bin seviyesindeki Malatyalının aşı ve umudu olmuştur. Peki, Malatya'nın bölüşülmüş siyaseti ve seçilmişleri sizce ne yapmış ve neden yapamamış sorulmamışken, muhtarların ve bizzat benim de her seferinde el kaldırmamıza rağmen söz verilmeden toplantı fiyaskoyla bitirilmiştir.
Oysaki günlerce 20 çadır verilerek binlerce haneye sahip muhtarlar, vatandaşların müracaat ettikleri dışardan görevlendirilmiş yetkililerden muhtarınıza verdik gidin ondan isteyin denilip topun ağzına bizzat seçilmiş muhtarları konulmuşken, hiçbir yetkili gelip ilgilenmiyor, bir su bile gönderilemiyor, feryatları sahada devam ederken KORKULAN NE OLACAK?
Şehirde kurulan tüm toplu çadır alanları geçen haftaya kadar büyük çoğunlukla mülteci kuşatmasıyla ve yardımları talanla, Malatya'nın kendi insanını sokakta bırakarak göçe zorlamış ve nüfusun nitelikli önemli bir çoğunluğu şehrin dışına göç ettirilmişken, yapılanması planlanan konutlarında şehrin merkezinden uzak az sayıda, ticareti olmadan cak cukla devam ettirilmeye çalışılıyor olması çözüm olacak mı acaba?
Zaman kaybedilmeden il valimiz ve b.ş. bld başkanımız acil karar verici olarak başa konulmalı, koordinasyona başta belediyeler ve icracı kurumlar rol paylaşımıyla sahayı doldurmalı. Başta TİCARİ GEÇİCİ KONTEYNER İŞ YERLERİ yapılarak TİCARET ERBABINI MERKEZDE TUTULMALI, BARINMA PROBLEMİ GEÇİCİ OLARAK DA OLSA HIZLA ÇÖZÜLMELİ, ORGANİZE SANAYİDEKİ FABRİKALAR ÇALIŞMALI, OSB ÇALIŞANLARI İÇİN O BÖLGELERE BARINMA İMKANLARI ARTIRILMALI VE HAYAT NORMALE DÖNDÜRÜLMELİ.
Yoksa Anadolu'yu anayurt yapan Malatya başta olmak üzere çok özel gelenekleriyle yaşayan 11. ilimiz, mülteci akınıyla yayınlanan hain harita sınırlarında savaşsız Allah korusun teslim edilebilir. Malatyalılar Malatya'da kalmalı ve değerleriyle birbirine tutunarak bu şehrini tekrar inşa etmeli. Umutsuz değiliz çünkü her gün 20 saat sahada tüm belediyelerimiz şehirlerinin sevdalılarıyla çalışıyorlar, çalışacağız da. Pes etmeyeceğiz, rant peşinde asla koşmayacağız. Mart'ın sonu bahar, her şey çok güzel olacak inşallah.