DEPREMZEDE ÇİTÇİNİN UMUTLARI YARIM KAPASİTELİ SUYA DÜŞTÜ
Malatya’nın Akçadağ ilçesinde bir süredir gündemin ilk sırasında yer alan sulama suyu sorunu ile ilgili yeni bir iddia ortaya çıktı. Doğanşehir-Pamukderesi’ndeki çelik sifonun ilerisinde bulunan ve depremde zarar gören kanalda daralma meydana geldiği, bu nedenle de suyun tam kapasiteyle kanala verilemediği ileri sürüldü.
admin
Akçadağ ilçesinde bu yıl sulama suyu sorunu zirveye çıktı. Depremden etkilendiği gerekçesiyle bakıma alınan kanalara suyun geç bırakılması üreticiyi zor durumda bıraktı. Ağaçlarına birinci hatta ikinci sulama dönemlerinde gerekli suyu veremeyen çiftçinin ağaçları ve meyveleri kurumaya başlarken, gelecek yılki verimde de düşüş olacağı endişesi başladı.
Uzun süre sulama suyu bekleyen üreticiler, kanala bırakılan suyu ağaçlarıyla kavuşturmak için çalışırken, Doğanşehir-Pamukderesi’ndeki çelik sifonun ilerisinde bulunan ve depremde zarar gören kanalda yanlış kod alınmasından dolayı daralma meydana geldiği ve risk nedeniyle suyun tam kapasiteyle kanala bırakılamadığı iddia edildi.
“KANALDA PATLAMA RİSKİ VARMIŞ”
Tüm-Köy-Sen Malatya Şube Başkanı Ali Gürel, “Doğanşehir- Pamukderesi dedikleri çelik sifonun ilerisindeki kanalda deprem nedeniyle uçma olmuş. Bu uçmayı yaparken kodu yanlış alıyorlar ve kanalı daraltıyorlar. Böyle olunca yüklenilmesi gereken su yüklenemiyor. Kanal daralıyor, su basıncı tekrar baraja doğru vuruyor. Kanalın patlama riski olduğundan felakete yol açacağı riski oluşuyor. Su basıncını kanal geniş olmadığı için almıyor” dedi.
“AĞAÇLAR KURUMAYA BAŞLADI”
Gürel, kanal ile ilgili durumun sonradan ortaya çıktığını ifade ederek, şunları söyledi:
“Toprağın ön kısmına beton duvarlar örerek, heyelan riskinin önüne geçmeye çalışıyorlar. Beton aralarından su kaçıyor. Beton bir patlarsa oldukça riskli bir durum olur. Su verildi ama Akçadağ bölgesine böyle bir suyun gitme ihtimali yok. Su verilen bölgeleri azaltır, belki de keserler. Ören’e ayrılan büyük bir kanal ayrılıyor. Bu kanal uzun bir mesafe, Gölpınar’a kadar uzanıyor. Keserek verseler bile kanal yarı yarıya geliyor, su tam kapasiteyle verilemiyor. Verdikleri zaman risk teşkil ediyor. Kanala beton bariyerleri dökmelerine rağmen sıkıntı var. Kaç metre küp su veriyorlar bilemiyoruz ama uzun menzilli arazilere bu kapasiteyle gitme ihtimali yok. Su verilmeyen bölgelerde ağaçlar kurumaya başladı.”
Gürel, bazı üreticilerin zararlarının tanzimi için mahkemeye başvurma durumlarının olduğunu da sözlerine ekledi.
