İKİ LİDERİN ARASINDAKİ FARK

Büyükşehir Belediye Başkanları bütün gücü ile seferberlik ilan ederken bölgeye giden iktidar Bakanları sanki her şey normalmiş gibi davranıyordu, yakınları enkaz altında olanlar isyanda ve çaresizlik içinde idi Enkaz altında yakınlarını bırakan çaresiz vatandaşlar, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu derdini anlatmak çalıştı. Kılıçdaroğlu ise buna daha fazla sessiz kalamayıp gece saatlerinde bir video paylaşarak duyurmaya çalıştı. İnsanlar perişan halde müdahale yok bırakın bizim Belediyelere çalışma izni verin insanlar hayat mücadelesi veriyor ve bu saatten sonra sizi dinlemiyoruz, bütün Belediye Başkanlarına talimat verdim siz hizmeti verin onlar gelip sizi tutuklasın dedi, çöken Hatay havalimanını çalışma başlatan Ankara Büyükşehir Belediyesi resmini ve İskenderun Limanı’nda oluşan yangını söndüren İzmir ve İstanbul Büyükşehir Belediye ekiplerinin resimlerini insanların sesini duyurduğu sosyal medyayı durduran kuruma giden CHP’li yöneticileri paylaştı. Erdoğan ve AKP’nin Bakanları ise protokol düzeni yarışına girdiler.

Yine halkın içinde olan Kılıçdaroğlu’na sen kimsin havalimanını onarıyorsun diyordu ,oysa o havalimanı oraya yapılmaması gerekiyordu İskenderun limanı iki gündür yanıyordu ama bakan istifa edeceği yerde olayı hakaret boyutuna taşıyordu, Cumhurbaşkanı üçüncü gün Deprem Bölgesi Kahramanmaraş’a gitti Vatandaş’ın isyanı vardı. Erdoğan bulunduğum makam olmasa çok şey söylerdim dedi Yine başka bir deprem bölgesinde buraya yardım gelmedi çalışma yok diyen alçaktır namussuz şerefsiz'dir dedi oysa görünen köy kılavuz istemiyordu, Kılıçdaroğlu ilk gün Adana’dan başladı 11 Büyükşehir Belediye Başkanı ile halkın içine girerken halk derdini muhalefet liderine sarılıp derdini anlatırken

Cumhurbaşkanı Adana'ya gelirken adana havalimanı nerde ise uçuşlara kapandı.Başka şehirlere yakınlarına ulaşmaya çalışan sanatçı Orhan Aydın gibi  bir çok kişi  6 ,7 saat uçakta bekletildi. Kılıçdaroğlu Malatya’ya yine 11 Belediye Başkanı ile halkın içine girerken onların acısını paylaşırken yanında koruma ordusu yoktu.

Ancak  başka şehirler‘den Malatya'ya annesini babasını almaya ya da yardıma gitmeye çalışan insanlar uçakları yarım saat kalarak iptal edildi. Milletin isyanı sonrası Erdoğan'ın Malatya’da olduğunu uçak iniş izni olmadığını söyledilerler ,çaresiz kalan insanlar yakın şehirlere giden uçaklara yönlendirdiler ,yakınlarına ulaşmak  zorunda kalan insanlar mecburen gitmek zorunda kaldılar bunlardan biride canlı şahidi benim ,Malatya’ya Manisalı şair Dostum Aytekin Karapaça ile birlikte İzmir'den Malatya’ya çocuklara yönelik ihtiyaç listesinde destek sağlamak için gideceğimizi duyurunca  bir kaç dostumuz katkı sağladı, götürdüğümüz eşya içinde bir hasta ilacı da vardı.Şehirde açık yer bulunmuyordu, o gece ilaç gitmeliydi, ilacı ulaştırmamız gereken kişi iki saate bir sağ Salim geldiniz mi? Malatya ya diye mesaj atıyordu ,ancak bizim uçak Cumhurbaşkanı var diye Malatya’ya inmiyordu,bunu belirttim sonra Diyarbakır'a gitmek zorunda kaldık aramızda çocuklarını İzmir'e bırakıp aynı gün göreve dönmeye çalışan hemşire de vardı sokakta kalan depremzedeye  bir tas sıcak çorba yaparım diyen aşçı'da annem babam soğukta donacak onları almaya gidenler biz bu arkadaşlar ile saat 22.00 inmemiz gereken Malatya’ya bu sebeple inemeyip saat 00.01 de Diyarbakır’a inip kendi imkanlarımızla otobüs tutup gece saat 5’te Malatya’ya vardık ve ilaç bekleyen ablamız mesaj atmaya devam ediyordu dördüncü mesaj dan sonra sosyal medya hesabımdan özür diledim son durum bu durumda kemal Kılıçdaroğlu’nu siyaset yapıyor diye hakaret edenle Recep Tayyip Erdoğan'ın yardım gelmedi diyen namussuz şerefsiz alçaktır sözlerini alkışlayan aynı kişilerdi.

Unuttukları bir şey vardı aslında yöneticileri biz seçiyoruz bize hizmet etsin diye eziyet etsin diye değil kimse bizden üstün değildir. Bunu herkes bilmelidir...