NE OLACAK BU EMEKLİNİN HALİ
Ülkede 13 milyon emekli var isterse ülkede iktidarı devirir
Elbette dünyaya baktığınızda bir ekonomik kriz var, bunu yok sayamayız. Ancak bu kriz, birçok şeyi dışarıdan alan, kendisi üretmeyen, yanı kısacası sadece tüketim toplumu olan ülkelerde ekonomik krizlerin boyutu ağır olur. Bunlardan biri de ne yazık ki Türkiye. Son yirmi yılda onca verimli topraklarımız varken ekip biçemedik, tarıma çiftçiye yeterli desteği veremedik, onları kendi kaderine bıraktık. Birçoğu da pes edip vazgeçti. Son yirmi yıla bakarsak tam bir tüketim toplumu olduk. Buğdayı samanı bile dışardan alır olduk. Üretimin olmadığı hiçbir ülkenin kalkındığı görülmemiştir. Durmadan borç yükü çoğalır ve ülkenin kaynakları satılır hale gelir. Eğer ülkeyi yönetenler şeffaf değil se vay halimize. Batıda yaşayan, biraz da eğitim seviyesi olan her insan bunun elbette farkında. Ekonomik krizin pençesinde, aldığı maaşı ödediği kiraya yetmiyor. Ancak Anadolu’da yaşayan emekli abimiz evi kira değil , sosyal hayat onun için çok önemli değil, evinin bahçesine yazın bir şeyler ekerse sorunu çözüldü gözüküyor. Bir de seçime yakın iktidar olmak isteyen siyasi parti, onun hoşuna giden birkaç süslü laf söylerse, kapıya bir kaç tane de koli bırakırsa, oyunu da gönlünü de almış oluyor. Oysa oy verdiği iktidarın söylediği süslü sözlerin içinde şunlar var. Bakın eski Türkiye’ye ekmek ve tüp kuyrukları vardı. Şimdi her şey bol, marketler dolu. Marketler dolu ama emeklinin alım gücü yok. Bir de eski Türkiye’de bir emekli ikramiyesi ile bir daire alınıyordu, kalan para ile araba. Yeni dediğiniz Türkiye de ise emeklinin aldığı ikramiye bırakın ev, araba almayı banka borçlarını bile kapatamıyor artık.
Diğer süslü cümle Avrupa bizi kıskanıyor. Haklılar neden kıskanmasınlar ki adamların emeklisi bir maaşı ile gelip, senin ülkende bir ay tatil yapıyor, sen kendi ülkende maaşınla memleketine gidip gelmek için uçak parasına yetişemiyorsun ancak ne yazık ki güzelim ülkede 13 milyon emekli var isterse ülkede iktidarı devirir. Hakkını da söke söke alır. Ancak emekli dernek başkanlarının bir çoğunun yandaş olduğunu düşünürsek bu iş zor gözüküyor. Bir bu ekonomi k burhan içinde nerede ise emekli markete hesap makinesi ile gider oldu. Market market gezer oldu. Hangi markette kaç kuruş kar eder, bir ürün fazla alabilir miyim derdinde. Ülkeyi yöneten siyasi iktidarın emekliler için beş bin lira ikramiye vereceği söylentisi ortaya atıldı. Geçen gün bir iş merkezi içinde gezerken bir vatandaşın telefonu çaldı, alo dedi, ses gelmedi, kapattı. Yine aradı konuşurken kullandığı kelime şuydu: “telefon arızalı hükümet beş bin lira ikramiye verecek o parayla telefonu değiştireceğim” dedi. Bir gün sonra en yetkili ağız olan Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan çıkıp emekliler ile ilgili beklenen haberi verdi. Emekliye sadece bir seferlik beş bin liralık ikramiye desteği verileceğini bunun da bütün emeklileri kapsamayacağını söyledi . Yani aslında bir ayrımcılık yapıldı. Emekli olup da çalışana yok, sadece çalışmayanlar için, aslında işin iç yüzüne bakarsak çalışmayan emekli ya iyi maaş alıyordur, dolayısıyla maddi durumu iyidir ya da artık çalışmaya gücü kalmamıştır. Çalışan emekli ise ya çocuğu okuyordur, evi kiradır, geçinemediği için çalışıyordur. Bu yüzden beklenti tam bir fiyasko çıktı. Emekli hayal kırıklığı yaşadı. Tabi hal böyle olunca beş bin alırsam telefonu değiştireceğim diyen arkadaşın hayali de suya düştü. Durum böyle olunca soru şu, her fırsatta hayal kırıklığı yaşayan ve ekonomik krizden en çok etkilenen bu emeklinin halı ne olacak?