SİYASETÇİ VE İŞ İNSANI KADİR SİNAN İLE CUMHURBAŞKANLIĞI VE GENEL SEÇİMLER ÜZERİNE BİR SÖYLEŞİ GERÇEKLEŞTİRDİK.  

Kürecik Haber olarak Siyasetçi ve iş insanı Kadir Sinan ile gerçekleştirdiğimiz söyleşide ilk sorumuz 14 Mayıs'ta gerçekleşecek seçimler için insanların beklentileri hakkındaydı.

SİYASETÇİ VE İŞ İNSANI KADİR SİNAN İLE CUMHURBAŞKANLIĞI VE GENEL SEÇİMLER ÜZERİNE BİR SÖYLEŞİ GERÇEKLEŞTİRDİK.   

Kadir Sinan, seçimlerin bir ülkede veya herhangi bir organizasyonda yenilenmeyi ifade ettiğini ve özellikle bir ülkenin yönetimini belirlemek içinse seçimin kutsal bir eylem olduğunu ifade etti. Bu nedenle seçime katılmak ve kendi özgür iradesiyle yöneticilerini belirlemek halkın en temel haklarından biridir.

Ülkemiz açısından ise 21 yıllık yıpranmış, otoriterleşmiş ve halktan kopmuş bir yönetimin değiştirilmesi imkânı nedeniyle bu seçimin çok daha önemli olduğunu belirtti. Kadir Sinan, sonuçların halkın iktidarını yakalamak, yeniden demokratik parlamenter sistemin kurulması ve tek adam rejiminden kurtulmak açısından önemli olduğunu düşünüyor. Cumhurbaşkanlığı ve parlamentoda çoğunluğu Millet İttifakı'nın alacağını umduğunu söyledi.

Açıkçası, tüm umut edenler gibi büyük bir umut beslediğini ifade eden Kadir Sinan, seçim sonuçlarının ülkemiz açısından önemli bir dönüm noktası olacağına inanıyor.

Millet İttifakı'nın da içinde bulunduğu listeleri değerlendirdi.

Çok özel bir seçim sürecinden geçiyoruz. Karşımızda cumhurbaşkanı seçmek için 50+1'e ve parlamentoda da sayısal çoğunluğa ihtiyaç var. Bu durum sizi farklı siyasal davranış sergileyerek, asgari müştereklerde anlayacağınız siyasal yapılar ile yan yana olmayı zorunlu kılıyor. Bu ikili seçim organizasyonunda en yüksek oyları almak zorundasınız, ortaklaşmak zorundasınız ve nihayetinde ortaklaştığınız andan itibaren de birbirinize karşılıklı tavizler vermek zorundasınız. 6'lı masa bileşenleri çok uzun bir süredir bu ortaklaşmanın detaylarını hazırlayarak bugüne kadar geldi. Millet İttifakı'nın ana lokomotif partisi CHP'dir, dolayısı ile baraj sorunu olmayan İYİ Parti dışındaki diğer bileşenler CHP listelerinde kendilerine yer bulmak durumunda kalmışlardır ki bu da çok olağan bir durumdur. Üstelik zaman "armudun sapı üzümün çöpü" demek yerine, genel başkanımızı Cumhurbaşkanı yapmak ve millet ittifakını gerek kanun yapmak gerekse parlamenter sistemi yeniden tesis etmek için çok ama çok çalışarak azami oranda vekili parlamentoya yollamaktan başka çaremiz yoktur. Şunu da ifade etmeden geçmek istemem: Partim CHP'nin kendi kadrolarını tespiti mutlaka ama mutlaka önseçim ile olmalıdır. Ancak karşımızdaki süreç bu talebimizi şimdilik ertelememiz gerektiğini düşündüğümü de ifade etmeliyim.

CHP'li siyasetçi Kadir Sinan, sosyal medyada parti eleştirileri yapanlara yönelik olarak şunları söyledi:

"Çok özel bir seçim sürecinden geçiyoruz. Karşımızda cumhurbaşkanı seçmek için 50+1'e ve parlamentoda da sayısal çoğunluğa ihtiyaç var. Bu durum sizi farklı siyasal davranış sergileyerek asgari müştereklerde anlayacağınız siyasal yapılar ile yan yana olmayı zorunlu kılıyor. O nedenle, en yüksek oyları almak zorundasınız, ortaklaşmak zorundasınız ve nihayetinde ortaklaştığınız andan itibaren de birbirinize karşılıklı tavizler vermek zorundasınız. 6'lı masa bileşenleri çok uzun bir süredir bu ortaklaşmanın detaylarını hazırlayarak bugüne kadar geldi. Millet İttifakının ana lokomotif partisi CHP'dir. Dolayısıyla baraj sorunu olmayan İyi Parti dışındaki diğer bileşenler, CHP listelerinde kendilerine yer bulmak durumunda kalmışlardır. Ki bu da çok olağan bir durumdur. Üstelik 'zaman armudun sapı üzümün çöpü' demek yerine, genel başkanımızı cumhurbaşkanı yapmak ve Millet İttifakını gerek kanun yapmak gerekse parlamenter sistemi yeniden tesis etmek için çok ama çok çalışarak azami oranda vekili parlamentoya yollamaktan başka çaremiz yoktur. Şunu da ifade etmeden geçmek istemem: partimiz CHP'nin kendi kadrolarını tespiti mutlaka ama mutlaka önseçim ile olmalıdır. Ancak karşımızdaki süreç bu talebimizi şimdilik ertelememiz gerektiğini düşündüğümü de ifade etmeliyim. Bütün eleştirilerimiz saklı kalmak kaydıyla, bu seçimi almak için elimizden ne geliyorsa yapmalıyız. Ben bu parti tekrar açıldığında İzmir'deki kurucu yöneticilerinden biriyim.

Partinin iyi gününde kötü gününde hep yanında oldum, partinin her kademesinde görev yaptım, kurultay üyesi oldum, meclis üyesi oldum, il yöneticisi olarak seçim yönettim. Zaman burun kıvırma, eleştirme, çekinik davranma zamanı değil. Zaman halkımız için, ülkemiz için taşın altına el koyma zamanıdır. O nedenle, listeler üzerinden yapılan eleştirileri doğru bulmuyorum. Göreceksiniz, tüm engellemelere, tüm hainliklere rağmen genel başkanımız cumhurbaşkanımız olacaktır.