TÜRKİYE'NİN EN TEMEL SORUNU: EKONOMİK KRİZ İLE BOZULAN İŞ HUKUKU
Gazetemizin yeni yıl sayısında Avukat Kenan Demir ile ülkede var olan ekonomik kriz üzerinden oluşabilecek işsizlik ve hak kayıpları üzerine konuştuk. Avukat Kenan Demir, "Ülkemizin temel problemlerinden birisi maalesef işsizlik ve buna bağlı olarak, aslında temelinde ekonomik sebepler olduğundan, farklı suç teşkil edecek ceza davaları söz konusu diyebiliriz. Dolayısıyla temel artış gösteren dava türlerinden birisi işçi-işveren ilişkisinden kaynaklanan davalar. İkincisi ise, maalesef yine ekonomik sebeplerden kaynaklanan ve son zamanlarda özellikle artan uyuşturucudan kaynaklanan davalardır. Özellikle iş davalarının artmasının sebeplerinden birisi, ülkenin ekonomik problemlerinin artması ve işverenin maliyetin altında kalmasıdır," dedi.
Yaşanan ekonomik kriz nedeniyle işverenler, artan maliyetler söz konusu olduğunda öncelikle işçi çıkarma yolunu tercih ederler. Bunda artan maliyetlerin etkisi çok fazladır. Dolayısıyla birçok yıl sonunda, özellikle belirli dönemlerde, çok sayıda bireysel ya da toplu işten çıkarmalar söz konusu oluyor. Burada izlenmesi gereken süreç şu şekildedir: Öncelikle işverenin bu çıkışları haklı ve geçerli bir sebebe dayandırması gerekiyor. Ancak çoğu kez bu sebepler hukuki olmuyor. Ülkemizde en çok görülen dava türlerinden birisi, işçi-işveren ilişkisinden kaynaklanan davalardır ve bunların çok büyük bir kısmı işçi lehine sonuçlanıyor.
Bunun da sebebi şu: İşverenler, tedbir amaçlı bir önlem almadığı için ya da ekonomik şartların dayatması sonucunda mecburiyetten dolayı işçi çıkarma yoluna başvuru yapıyorlar. Buna karşı, işçi, işe iade davalarında iş akdinin feshinden itibaren öncelikle zorunlu dava açma şartı olan arabuluculuk yoluna başvuru yapacak ve sonrasında yasal süresi içerisinde işe iade davası açacaktır. Ancak işe iade davası sonucunda işverenin, işçiyi işe başlatma zorunluluğu bulunmamaktadır. Bu durumda, işveren, işçinin haklı çıkması halinde işe başlatmama tazminatı, boşta geçen süre tazminatı ve devamında diğer alacakları ödemekle yükümlü olacaktır. Yine, kıdem tazminatı konularında da benzer bir durum söz konusudur.
Bu konularla ilgili açıklamalarda bulunan Avukat Kenan Demir, "Bugün bulunduğunuz ilçe Çiğli özelinde, özellikle organize sanayi bölgesinin olması ve burada birçok istihdam olmasına rağmen işsizlik çok yüksek seviyelerde. Ayrıca Ata Sanayi'de tekstil sektöründe çok fazla işçi olmasına rağmen hala büyük bir işsizlik problemi söz konusu," dedi.
Burada işsizliğin temel sebeplerinden birisi hem nitelikli personelin olmaması hem de verilen ücretlerin düşük olması sebebiyle insanların geçimini sağlayamamasıdır. Bunu zaman zaman kurumsal firmalarda, belediyelerde ya da belirli kamu kurum ve kuruluşlarında görebiliyoruz. Özellikle ülkemizde örneği çok az olmakla beraber, meslek okulları sayısının arttırılması, okul bitiminde nitelikli eleman yetiştiren teknik okulların açılması ve devamında bu elemanların istihdamını sağlayacak projelerin hayata geçirilmesi gerekmektedir. Çiğli ilçesinde de bu durumda yapılabilecek, özellikle organize sanayi bölgesi ya da belediyeler tarafından hayata geçirilebilecek projeler mevcuttur.
Özellikle gençlerimizi meslek edinme konusunda yönlendirmeli ve buna uygun bir eğitim altyapısı oluşturulmalıdır. Bunlar oluşturulmadığı sürece, maalesef çok sayıda artan üniversite fakültelerinin çözüm olmadığı, bilakis şu an artık tıkanma noktasına geldiği görülmektedir. Özellikle ikinci öğretimlerin kapatılması, bu durumun ne kadar çözümsüz olduğunu açıkça göstermektedir. Dolayısıyla, bu önlemler alınmadığı sürece hem işsizlik hem de buna bağlı olarak suç oranındaki artışın engellenmesi mümkün değildir.
SOSYAL MEDYA SUÇLARI VE KOLAY PARA KAZANMA YOLU
Nedir bu sosyal medya suçları? Var olan ekonomik sıkıntılar ya da oluşan işsizlik üzerine birçok kişi, kurum ve kişilere eleştiri adı altında hakaret etmektedir. Kurum ve kişilerin avukatları, bu durumu kayıt altına alıp dava açarak kişiyi tazminata mahkûm edebilmektedir.
Maalesef, Çiğli ilçemizde de özellikle kısa yoldan sosyal medyada para kazanma, yasa dışı bahis oynama ve benzeri internet ve sosyal medya suçlarının son derece arttığını görüyoruz. Bu sadece bizim ilçemizde olan bir durum değil, aslında ülkenin genel yansımasıdır. Tüm bunların önüne geçmenin yolu, elbette merkezi sistemin bu sorunlara bir çözüm bulmasıdır.
Ben Kenan Demir olarak, 2014'ten beri Çiğli'de avukatlık yapıyorum. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olduktan sonra Ankara'da 9 yıl avukatlık yaptım. Genelde suç teşkil eden durumların başında hep bozulan ekonomi ve işsizlik var.