UĞUR MUMCU PARKINDA YAZ ŞENLİĞİ

Açılışta konuşan derneğin kurucularından Selçuk Koçak bir konuşma yaptı. Konuşmasında Uğur Mumcu mahallesi muhtarı Hıdır Işık ve İzmir Büyükşehir Belediye Meclis üyesi, aynı zamanda Çiğli sivil toplum örgütlerinden sorumlu Deniz Bektaş'a teşekkür etti.

Gelinen süreçte Deniz beyin büyük katkısı olduğunu,belirten Selçuk işlerininin.daha hızlı yürüdüğünü ve park içinde bulunan konteyneri, kooperatif kafeye çevirdikl halkın hizmetine sunduklarını belirtti.  Derneğinin 2013'te kurulduğu, 3 haziran gezi direnişi diye adlandırdığımız süreçte, yanyana gelen mahalledeki gençlerin, mahalle ve  ülke genelindeki toplumsal tepkiye  yerelden yanıt verdiğini,  halkın taleplerini sahiplenen insanların yan yana gelerek kurduğu bir dernek olduğunu ifade etti: 
"Yanyana gelişteki temel ilkeler, aslında Gezi'deki temel ilkelerle aynıdır.
Biz bu hayatı yaşıyoruz ve yaşadığımız hayata dair söz söyleme, onu belirleme, onun mekanını yaratma, onun sözünü türetme hayatı güzelleştirme, birbirimize karşı sorumluluk hissetme yükümlülüğümüz, derdimiz, insan olmaya dair bir sözümüz var diye düşündük.Gezi'yi biraz öyle gördük. O görme biçiminin kendisi de içinde bulunduğumuz yerelde buna dair neler yapabiliriz sorularını getirdi. Bunlar üzerine oturduk, konuştuk. İlk zamanlar, kuruluş yıllarında  geçmişten beri biliyorsunuz gelen bir çöplük sorunumuz söz konusu Harmandalı'da. Ona dair eylemler gerçekleştirildi.Kısmi başarıyı sağladığımızı düşünüyoruz açıkçası. İşte en azından artık çöp arabaları mahallenin içerisinden geçmiyor. Diğer taraftan geçiyor. Ondan sonra uyuşturucuya karşı bir süreç yaşandı. 
Yaklaşık altı ay süren . O süreç biraz sertti açıkçası. Şiddet içerikli tehdit içerikli bir çok olay yaşandı. Orada da işte en azından parklarda rahat rahat davranan, içen ya da satan arkadaşlar diyeyim. Arkadaşlar diyorum çünkü bu insanlar ne yazık ki bizim insanlarımızdı. Bu mahallede birlikte büyüdük.Ne yazık ki toplum bir şekilde, birbiriyle büyüyen insanları birbirine düşman ya da birbirini görmezden gelir hale getiriyor. Bu toplumsal düzen böyle ne yazık ki. Daha sonra ağırlıklı çocuklarla çalışmalar başlattık. Derslerine destek olmak için gönüllü hocaların da olduğu buradaki herkes gönüllü. Derneğin giderleri de  aidat usulü kendi aramızda topladığımız  para ile  karşılanıyor. Gönüllü hocalar, çocukların derslerine destek olmak için Matematik, İngilizce gibi dersler veriyorlar. Onun haricinde tiyatro, drama ve müzik çalışmaları oluyor çok yoğun bir şekilde. Özellikle burada  birlikte bize dayanışma gösteren 'Duvara Karşı Tiyatro Topluluğu' ndan da çok fayda ve çok ciddi dayanışma gördük. Özellikle çocuk çalışmalarını bunca yıllık deneyimle birlikte şöyle değerlendiriyoruz. Çocuk çalışması sadece çocuk çalışması değildir. Aynı zamanda bebeğin çalışmasıdır. Ebeveynlerin de bu hayata, çocuklarının hayatına ve topluma dair düşündükleri, konuştukları, birbiriyle dertleştikleri alanların oluşturulması gerekiyor. Doğal olarak dersler sırasında ailelerle de yan yana gelip söyleşi, seminer tadında şeyler yaptık bu sene boyunca. Onun haricinde bir, üç, dört kuşak çocuk müzik grubu var burada. Şubat'la birlikte başlayan süreçte çalışmalarına koroyla başlıyor çocuklar. İlk bir senelerini koro çalışmasında geçiriyorlar. Ardından bir sonraki seneyi nota eğitimi ve org çalışmasıyla geçiriyorlar. Temel müzik eğitimlerini aldıktan sonra üçüncü sene onlara bir enstrüman tanıtımı gerçekleştiriyor müzisyen arkadaşlarımız.Ya da internet üzerinden bağlanıyorlar. Enstrümanlar tanıtılıyor. Daha sonra bütün halkın katıldığı bir toplantı yapılıyor. Bu toplantıda çocuklar kendi enstrümanlarını çalıyorlar. Oradaki temel fikir de biz mükemmeli yaratmak derdinde değiliz.Kolektif güzelliği yaratma derdindeyiz.Yan yana gelme hali, birbirimizle uyum içinde, müzik yapabilme hali..."

Şimdi Uğur Mumcu  parkında kurduğunuz bir kooperatif var. Kooperatifin faaliyetleri nelerdir? 
"Dernek on yıllık kooperatif de beş yıllık aslında. Şu an dernek parkın içerisinde, kooperatif ise i cadde üzerinde olduğu için daha görünür oldu. Bundan beş yıl önce kuruldu  kooperatif. Onun hikayesi de biz yan yana gelince ve bu tür kültür sanat etkinlikleri, eğitim çalışmaları yapınca, bunun gerçekten maddi bir külfeti olması, olanaklarını da arttırmamız gerekliliği önümüze çıkardı. Gönüllü hocalarımız var ama acaba sürekli burada bulunabilecekler mi veya bu çalışmaları yürüten arkadaşlarımızın ve derneğimizin imkanlarını nasıl artırabiliriz ve onlara daha nasıl olanaklar sağlayabiliriz soruları karşımızda çıktı ve kooperatif kurulma kararı alındı. İşte üç yıl boyunca kooperatif için ortak bir miktar biriktirdik. Sonra biriken miktarla kooperatif market açtık. 2018 yılında kooperatif marketi açtığımızda tartışmalar oldu. Tartışmalar şunlardı; biz burada hangi ürünleri satacağız? İnsanların gündelik kullandığı şeyleri sormaya başlayınca o bizi biraz zorladı ama kooperatif için ortak hep birlikte, bir miktar biriktirdik. Sonra biriken miktarla kooperatif marketini açtık 2018 yılında.Marketi açarken çeşitli tartışmalar oldu. Tartışmalar şuydu: "Şimdi biz burada hangi ürünleri satacağız? Bir market kuruyoruz, satacağımız ürünler kendi ürettiğimiz ürünler olmalı.
Yani üretmeliyiz diye düşündük. Ama orada süreç biraz zor işledi. Market ayağında insanların gündelik alışkanlıklarıyla birlikte  kola vesaire yok mu şeklinde sorular ile karşılaştık? Doğrudan üreticilerden alamayacağımız, fabrikalarda üretilen ürünleri doğal olarak dışarıdan almak zorunda kaldık. O süreç bizi biraz sıkıntıya soktu. 
Ama bir şekilde kooperatif bu zamana kadar devam etti.Market ayağını, mevcut enflasyon ortamıyla birlikte sonlandırdık. Ama kooperatifin faaliyetleri devam ediyor. En azından başka kooperatiflerle ve çevreyle görüşme ilişkileri devam ediyor.

Finansal olarak bir getirinin olmadığı bir duruma düştü. Normalde üç kişinin çalıştığı, en azından onlara bir imkan yaratan, hayati denemelerine katkı sunan, aynı zamanda beş tane öğrenciye burs verilen bir maddi imkanı vardı kooperatiflerin. Market bacağının durmasıyla bu durdu. Tabii bu süreç boyunca biz bir taraftan da market ayağını durdurma kararını aslında belediyeyle yaptığımız görüşmelerle ilişkilendirdik. Belediyeyle görüşmeler yapıp, mahallemizde akşam oturacak, sosyalleşecek bir mekan sıkıntısının olduğunu, insanların yan yana gelebileceği, film izleyebilecekleri, konsere katılabilecekleri ya da tiyatro izleyebilecekleri; ya da akşam çocuklarıyla birlikte rahatlıkla yan yana gelebilecekleri, vakit geçirebilecekleri bir alan yokluğunun sıkıntısı olduğu için belediyeyle görüşmelere başladık. Dedik ki, mahallemizde böyle bir eksiklik var. Bunu aslında dört yıl önce de konuşmuştuk ama tekrar başladı görüşmeler. Belediyeden  olumlu geri dönüş  alınca dedik ki, en azından kooperatifin market ayağındaki ürünleri satarız. Buradan gelen geliri, mekanın  ihtiyaçlarına harcarız. Fakat bu süreç biraz uzun sürünce market ayağını kapattık. Kooperatif doğrudan başka bir faaliyet alanına geçememiş oldu.

O süreç yaklaşık dokuz ay sürdü. Dokuz ayın sonunda kooperatifin ana yeri duruyor. Burası şu an Harmandalı Park Cafe olarak, Kooperatifle Belediyenin imzaladığı bir protokol kapsamında aslında kooperatifin ilk kuruluş amacına uygun bir şekilde işletilecek. O kuruluş amacında da üç tane temel noktası vardı kooperatifin. Tüzel kişilik olarak zaten tüzüğünde de var. Kooperatifin ortakları kar payı alamaz, ortaklık payı alamaz. Yani buradan şahsi bir gelir elde edemezler. Ticari bir kazanç elde edemezler. Çünkü kooperatif ticari bir kuruluş olarak görünüyor aynı zamanda. Bunu yaparsak ortaklar  huzur hakkı alamaz herhangi bir kar faydaları olamaz yani. Oranın bütün geliri halk için kullanılır. Üç tane kumbara var  bu kapsamda. Birincisi eğitim, kültür, sanat kumbarası; ikincisi kadın emeği kumbarası; üçüncüsü de emek kumbarası; Eğitim, kültür, sanat, sadece Harmandalı Kültür Sanat Derneği bu tür çalışmalar yapan başka kurumlar, kuruluşları da desteklemek için kurulan bir dernekti. Aynı zamanda burs faaliyeti de oradan yürütülüyordu, kooperatif üzerinden. İkincisi kadın emeği; kadınlar için kendi üretimlerini yapabilecekleri alanlar açmak ve aynı zamanda kendilerinin yöneteceği alanlar açmak. Hatta bu yönetilen alanlardan eğer bir kazanç elde edilirse yeni alanların açılması için kullanılması. Üçüncüsü de hemen kumbarası. Onu da açıklayayım. Burada çok fazla emek yoğun işçi mahallelerinde olduğumuz için bizler çok fazla işten atılma, haksız  muamele, mobbing gibi şeylerle karşılaşılıyor ve insanlar için avukatlık desteği ya da bir dava açılacaksa dava sürecinde maddi destek bulamıyorlar. Ve bu büyük bir sıkıntı oluyor. Ve uğraşmayıp işlerinden ayrılıyorlar. Bu süreçte en azından kooperatifin part-time veya full time bir avukat üzerinden danışmanlık yaptığı bu insanlara destek olması. Belediye ile  görüşmelere başladık.

bu süreç devam ederken. Başlangıçta Belediye Meclis Üyemiz Deniz Bektaş  sürecin içerisinde yoktu. Deniz Bektaş bu işle ilgili sorumlu olarak atandı bizimle görüşmeleri o yürüttü. Deniz Bektaş dahil olduktan sonra sağ olsun süreç çok hızlandı.

Yani yaklaşık bir ay içerisinde süreci tamamladık diyebiliriz yani.Parklar halkındır.  İçinde bir konteyner var. Konteyner Belediyeye ait. Aslında kullanım alanı olarak sadece o konteynır var. Buraya  çayını, kahvesini, pikniğini yapmak isteyen vatandaşlar geliyor. Buradan gelen gelir kooperatif oyuncu kumbarasına aktarılarak mahalleli için kullanılacak".